TARİH ARALIĞI

Başlangıç Tarihi
Seç
Bitiş Tarihi
Seç

ARANACAK KRİTER

Kriter Seçin
Makale Başlığında

ARANACAK KELİME

Örnek “vergi mevzuatı”

8.11.2012

Tebliğ’in Önemi ve Elektronik Tebliğ Üzerine Bir Paylaşım

(Prof.Dr. Seyithan DELİDUMAN’ın Tebligat Hukuku Bilgisi isimli eserinden esinlenerek yazılan bir yazıdır)

Sayın DELİDUMAN’ın Yetkin Yayınları’nca basılmış Tebligat Hukuku Bilgisi isimli eserini geçen hafta farkettim. Zaman zaman gereksinim duyacağımı düşündüren bu eseri edindikten sonra, gerek işim gerekse özel yaşamım açısından “tebliğ”in ne denli önemli olduğunu duyumsadım.  Kitabı irdelerken Tebligat Kanunu’nda son yıllarda yapılan değişiklikler olduğunu, Tebligat Tüzüğü’nün yürürlükten kalktığını, 22 Ocak 2012 tarih ve 28184 sayılı Resmi Gazete’de Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliği’n yayımlanmış olduğunu öğrendim. Bu vesile ile de tebligat hukukuna dair kendimi yeterince güncellemediğimi duyumsadım. Oysa özellikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun kararları üzerinden de bakıldığında tebligat bir çok hakkın kullanımı ve hak kullanımı açısından sürelerin başlaması yönünden çok değerli bir hukuksal  durumu temsil etmekte. Bu ihmalim nedeniyle burukluk yaşarken, olasılıkla başkaca kişilerin de dikkatinden kaçabilecek bu durumu paylaşmak istedim. Aşağıda yer verilen bilgiler Sayın DELİDUMAN’ın eserinden sizlere aktarılmaktadır.

Tebligat kavramı, bildirim, yazılı bildirim anlamına gelen tebliğ sözcüğünün çoğulu olup, bir bilgi veya haberin ilgilisine bildirimi veya ulaştırılması anlamına gelir. Tebligat, yetkili makam veya onun vasıtası ile birtakım hukuki işlemlerin, bu işlemlerin hukuki sonuçlarından etkilenmeleri amaçlanan kimselere kanuna uygun şekilde bildirimi ve bildirimin de usulüne uygun olarak yapıldığının belgelendirilmesi işlemidir.

Tebligat, Anayasa ile güvence altına alınan iddia ve savunma hakkının tam olarak kullanılmasını ve bu suretle adil bir yargılamanın yapılmasını sağlayan çok önemli bir araçtır….Tebliğ muhatabına yapılmadıkça, temyiz ve itiraz gibi kanun yollarına başvurma süreleri işlemeye başlamaz. ….Tebligatın önemi sadece davada iddia ve savunma hakkının gereği gibi kullanılması açısından değil, aynı zamanında, kamu hukuku, özellikle vergi ve idare hukuku alanında birtakım kamusal yetkilerin kullanılabilmesi için de, yetkili makam veya mercilerin ilgilisine usulüne uygun olarak tebligat yapmış olmaları koşulun bağlıdır.

Tebligat Kanunu’na 2011 yılında eklenen hüküm uyarınca elektronik ortamda tebligat yapılması mümkündür. Ancak elektronik tebligat alanındaki gelişmelerin yeni olması nedeniyle, elektronik tebligatı kabul eden diğer ülkelerde de olduğu gibi, bir seçenek olarak kullanılabilir durumdadır. Elektronik tebliğ yöntemi, gerçek kişi muhataplar için bir zorunluluk durumu taşımamaktadır. Diğer taraftan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş şirketlere elektronik tebliğ yapılması zorunludur. Ancak bu tebliğin teknik ve insan iradesi dışındaki nedenlerle yapılamaması durumunda, tebligatın amacını ortadan kaldırmamak için diğer tebligat yollarının kullanılabileceği hükme bağlanmıştır(7201 sayılı Tebligat Kanunu, madde 7/a).

Konumuzu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun önemli gördüğümüz iki kararını bilginize sunarak sonlandıralım:

·      (….7201 sayılı Yasanın ilgili maddelerinde faks çekmek suretiyle tebligat yapılacağı hakkında herhengi bir hüküm bulunmamaktadır..”(HGK 2001/21-359 E, 1993/876 K; HGK 11.04.2001 T, 2001/21-359E, 2001/361 K)

·      “…Tebligat tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan evraklardandır. Dosya içerisine tebligatın geçersizliğine ilişkin bir belge ve karar bulunmamaktadır. Tebligat yapılan kişinin orada çalışmadığını iddia eden davalının dinlettiği tebligatı alan kişi ve diğer tanıkların beyanlarına değer verilerek tebligat ve tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu hususu gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır…”(HGK 18.02.2009 T, 2009/6-47 E, 2009/81 K).

 

 

YORUMLAR

  • Sayın DURA, tebliğin önemine dair yaklaşımınızı olumlu görmekle birlikte daha ayrıntılı bir yazı olmasını dilerdim.

    Ziyaretçi

  • Bir önceki yoruma katılıyorum. Diğer taraftan İsmail Hakkı Üstadın zaman zaman bir kısım müellifin eserinden bizleri haberdar etmesi tevazusunu saygıyla karşılıyorum.

    Ziyaretçi

  • Değerli Okur; Her değerlendirmeniz paha biçilmez değerdedir. Olumlu ve olumsuz ayırt etmeksizin önemsiyoruz. Tevazu görevimizdir. İSMAİL HAKKI DURA

    Ziyaretçi

  • Tebligat Kanunu genel bir kanun olup, vergi kanunlarının uygulanmasında 213 sayılı VUK'nun Tebliğ ile ilgili hükümlerinin ugulanacağı kuşkusuzdur.Kişilerin temel hak ve özgürlüklerine vergilendirme yoluyla Devlet eliyle önemli müdahaleler yapıldığından vergi ödevine ilişkin tebliğ düzenlemeleri "özel" olarak Vergi Usul Kanununda düzenlenmiştir. "Eskiden VUK'nunda yer alıp yükümlü lehine olan çok sıkı tebligat hükümleri 1981 yılında yapılan değişikliklerle idare lehine bir ölçüde kolaylaştırılmıştır." Öncel, Kumrulu, Çağan Vergi Hukuku, 20. bası, s.104. Vergilendirme dışındaki işlemlerde genel kanun olan Tebligat Kanunu önde olmakla birlikte vergilendirme alanında VUK'un tebilğe ilişkin özel hükümleri öndedir.

    Ziyaretçi

  • Katkılarınıza müteşekkiriz. İSMAİL HAKKI DURA

    Ziyaretçi

  • Tebligatın kişiler kadar gelir idareleri açısından da önemi büyüktür. Vergi Usul Kanunu nda tahakkuk tebliğe bağlı kılınmıştır, tebliğ ise tarh zamanaşımı süresinde yapılabilmektedir. Yani idare 2012 yılına ilişkin tarhiyatını 2017 de yapmalıdır. Ancak 2013 yılında da yapabilir. Yani 2012 nin vergisini 2013 te de tahakkuk ettirebilir 2017 de de. Bu durmda tahsil zamanaşımı ne olur sizce? Tebliğ ve dolayısıyla tahakkuk için 2017 sonunu beklerse, tahsil zamanaşımı 2022 olur. yani 2012 nin vergisini 2022 de tahsil edebilir. İdare bu kadar zaman kaybeder mi? Eder, çünkü tebliğde yaşanan sorunlar var. ve nasılsa vergi alcağına gecikme faizi ve zammı işliyor. Elektronik tebliğ elini güçlendirdi mi? VUK 107 A uygualamaya yön verme yetkisi vermiş idare bunu hem mükellefler hem de kendi çıkarına nasıl kullanacak merakla bekliyorum.

    Ziyaretçi

  • Değerli Okur, değerlendirmeniz için teşekkür. Kamu idaresinin yetkilerini kullanabilmesi yönünden bir süreci de temsil eden zamanaşımı süresi esas olarak, mali hukuk çerçevesinde vatandaşın gecikmeli uygulamalarla "amacını aşan" yüklere muhatap kalmasının da sigortasıdır. Ancak zamanaşımı sürelerinin özellikle hazine yararına durması, kesilmesi hallerinde oldukça uzun süreler kazanıldığı da vakıadır. Bu sonucunda vatandaş aleyhine ek yükümlülüklere neden olmaktadır. Diğer taraftan yükümlülüklerini zamanında yerine getiren vatandaş için bu türde olumsuzluklara muhatap olunması düşük olasılıktır. Mesele bir toplumun "refah toplumu" olabilmesidir kanımca. Yüksek refah, gerek devlet gerek vatandaş için iş görme ve yaşamı sürdürme maliyetini en aza indirebilecek temel konudur. İdarenin örneğin 5. yılda harekete geçmesini gerektiren durum genelde zamanında yerine getirilmemiş yükümlülükler olmaktadır. Umudumuz, vatandaşın yükümlülüklerini yerine getirmek ve zamanında yerine getirmek konusunda asgari refaha ulaşmasıdır.

    Ziyaretçi

  • Oyun teorisine göre devlet daha fazla vergi almak, mükellef ise daha az vergi ödemek için bir oyun oynar. Devlet, vergileri düşük oranlı, vergi inceleme ve denetimlerini etkin ve etkili, vergi cezalarını yüksek ve etkili belirler ise o zaman mükellef düşük oranlı vergilerini zamanında ödemeyi tercih edecektir. Ancak, vergi oranları yüksek (vergi yükü itibariyle), vergi inceleme ve denetimleri %3 oranında oldukça düşük, vergi cezaları kaçırılan vergi kadar ve caydırıcılıktan uzak (cezalarda indirim, uzlaşma vb. nedenlerle sembolik tutarlara inme) olursa, vergi yükünü azaltmak için mükellefler 5 yıl içinde incelenme riski düşük olduğu, incelense ve ceza kesilse dahi uzlaşmayla vergi ve cezalar sembolik hale getirilebileceği için daha fazla vergi ödemek yerine vergi kaçırmayı tercih etmektedir. Vergi ödeme direnci gösterenlerin, vergi tahsil etmek için gerekli modern sistemi kurmak yerine yanlış ve hatalı yöntemler kullanan vergi idarelerinin olduğu ülkelerde karmaşa,güvensizlik, tavşan kaç tazı tut, yetersiz kamu hizmetleri, kaynakların israfı, adaletsiz gelir dağılımı kaçınılmazdır. Tebliğ ile ilgili uygulamalara bir de bu açıdan yaklaşılabilir. Sağlıcakla kalınız.

    Ziyaretçi

  • Tebligat Hukuku geçmişte olduğu gibi günümüzde de önemini korumaktadır.Gelecek yıllarda da korumaya devam edeceği bir gerçektir.Vergi dairesi tarafından belirlenmiş vergi yada kesilen ceza,mükellefe yazılı olarak tebliğ edilmemişse tahakkuk etmiş vergiden veya ödenecek cezadan bahsedilemez.Vergi ve cezanın ödenecek safhaya gelmesi için mükellefin bilinen adreslerine posta yoluyla ilmühaberli ve taahhütlü olarak yada ilgilinin kabul etmesi halinde dairede veya komisyonda elden tebliğ yapılmış olması gerekmektedir.Verginin veya cezanın ödenecek safhaya gelmesi için usulüne uygun tebliğ edilmiş olması çok önemlidir.Mükellefin bilinen adresi vergi dairesinde olduğu halde yeterli özen gösterilmeden ilanen vergiyi tahakkuk ettirip ödeme emri çıkartarak mükelleften tahsile gidilemeyeceği yönünde birçok yargı kararı bulunmaktadır.

    Ziyaretçi

  • Tüm katkılar için teşekkür. İSMAİL HAKKI DURA

    Ziyaretçi

  • Eleştirilere açık olmak erdemdir. Eleştirilmek her durumda yanlış yapıldığı anlamına da gelmez. Ancak eleştirileni müeyyidelendirmemek aksine eleştirenin eleştirisini anlayarak onu da kazanmak gerekir.

    sevacan@gmail.com

  • Her övgü kazanç olmayabilir. Ölçülülük .. Hem yergi de hem övgüde.

    sevacan@gmail.com

  • Yazınızdan sonra Sayın Deliduman'ın kitabını okudum. Gerçekten konuyu farklı yönleri ile ele almış. Teşekkürler.

    Ziyaretçi

  • Sayın Okur, yazımızın söz konusu eserin farkındalığına ve eserden yararlanılmasına vesile olması mutlu etmiştir. Bu türde bir geri bildirimde bulunmanız nedeniyle müteşekkiriz. İsmail Hakkı DURA.

    Ziyaretçi

  • Sayın Dura, Tebligat Kanununa paralel olarak VUK'ta da elektronik tebligat konusunda bir değişiklik yapıldı. Ancak bu konuda pratikte bir gelişme olmadı. Gelecekte bu konuda ne tür bir gelişme bekleyebiliriz? Bir de tebligat konusunda daha kapsamlı bir yazı yazabilir misiniz?Saygılar.

    Ziyaretçi

  • Zevkle..

    Ziyaretçi

  • Sayın Dura merhabalar, Sözünü ettiğiniz geciken farkındalık günümüz insanının ortak derdi. Tıpkı benim de sizin yazınızı yeni farkettiğim gibi. Sanırım bunu en önemli sebeplerinden birisi de bilgi kaynaklarının çokluğu ve dağınıklığıdır. Selam ve saygılarımla. Prof.Dr. Seyithan Deliduman Marmara Hukuk Fakültesi

    Ziyaretçi

Daha Fazla